Kategoriler
Ekonomi

Davranışsal Kamu Politikası ile Gecikmiş Vergi Tahsilatını Arttırmak

İçindekiler

Davranışsal Kamu Politikası

Davranışsal kamu politikası, davranışsal ekonomi, davranış bilimleri, psikoloji ve nörobilimlere ait görüşleri kullanarak irrasyonel davranan, çeşitli ön yargı ve yanlılıklara sahip vatandaşların refahını artırmak için geliştirilen politikaları tanımlar. Davranışsal kamu politikası uygulayıcıları ufak manipülasyonlar, dürtmeler (nudges) sayesinde toplumun toplam refahını nasıl artırırız sorusuna yanıt ararlar. Son kırk yıl içinde insan davranışları üzerine odaklanan çalışmalar, bize insanların aslında ne kadar irrasyonel davrandıklarını gösterdi. Klasik iktisadi görüşün aksine aslında  “homo economicus’u” olmaktan ne kadar uzak olduğumuzu ortaya koydu.

Buna kısaca davranışsal devrim denilebilir. Davranışsal devrim, kendilerini davranışsal alanlarda çalışmalara adayan araştırmacılara verilen üçten fazla nobel ödülü ile rüştünü ispat etti. 2002 yılında deneysel iktisatçı Vernon Smith ve davranışsal iktisatçı Daniel Kahneman; 2017 yılında özellikle davranışsal finans, davranışsal kamu politikası uygulamaları ile Richard Thaler; 2019 yılında da davranışsal kalkınma politikaları çalışmaları ile Ester Duflo ve Abhijit Banerjee.

Davranışsal çalışmaların gelişimi hakkında kulağınıza su kaçırdığıma göre devam edelim. Davranışsal kamu politikası hakkında güzel bir örneği ele alarak çoğumuzun farkında olmayacağı ufak değişimlerin nasıl devasa ekonomik sonuçlar yaratabileceğini görelim.

Davranışsal yaklaşımların hızlı gelişimi önümüzdeki yıllarda davranış üzerine çalışan iktisatçılar başta olmak üzere davranış bilimcilerin  kamuda ve özel sektörde yeni iş alanları açılacak. Herkes kod mu öğreniyor siz de deney yapmayı, insanların nasıl irrasyonel davrandığını ve onları nasıl değiştirebileceğinizi öğrenin!

Deneysel Uygulama: Biri Vatandaşı Dürtsün!

2000’li yılların ortasına kadar İngiltere Gelir ve Gümrük Idaresi (Gelir İdaresi) ya da kendi orjinal adı ileHer Majesty’s Revenue and Customs” vergisini zamanında ödemediği için gecikmeye düşen İngiliz vatandaşlarına bir hatırlatma mektubu yolluyordu. Özellikle esnaf tanıdığı olanlar Türkiye’de de buna benzer bir uygulama olduğunu bilir. HRMC’nin yolladığı amacı sadece gecikmeyi hatırlatmak olan mektup aşağıdaki gibi;

Sevgili Adam Smith,

Sana haber vermek için bu mektubu yolladık. Bu yıl ödemen gereken …… Sterlin tutarındaki vergini halen tahsil edemedik. Bizimle en kısa sürede iletime geçmelisin.

[Archer Street. Smithson’s Apartment. No:78 Londra]

İngiltere Gelir ve Gümrük İdaresi

Bu haliyle mektup gerçekten unutmuş olanlara borcunu hatırlatır. Onlar da gidip ödeme yapar. Peki borcu olduğunu bilip de ödemeye istekli olmayanlar ne yapar? Mektubu okur; sonra da çöpe atar!

İlk Deney

2007 yılında “İknanın Gücü” kitabının da yazarı ünlü sosyal psikolog Robert Cialdini’ye giden ekonomist David Halpern, davranışsal araçları, kamu politikalarına nasıl uygulayabileceklerine yönelik fikir alışverişinde bulunur. Bu konuda da kendisine vergi gelirleri konusunu seçmiştir. Cialdini var olan uygulamaları inceler. Özellikle vergi dairesi ve vatandaş arasındaki iletişimi anlamaya çalışır. Gecikme sonrası yollanan “nötr” duygulara sahip mektubu inceler. Daha sonra bu mektupta ufak bir değişim yapar. Mektubu tekrar yazar. Halpern ve bir devlet memuru da olan doktora öğrencisi Michael Hallswort’un liderliğinde, davranışsal ekip çeşitli denemelere başladılar. İlk deney Cialdini’nin yaptığı basit bir değişiklikten ibarettir. Vergilerini geç ödeyen vatandaşları, kontrol grubu ve müdahale grubu olarak ikiye ayırırlar.

  • Kontrol Grubu: Her zamanki şekli (“nötr”) ile yazılan mektubu alanlar.
  • Deney (Müdahale) Grubu: Aşağıdaki cümlenin eklendiği mektubu alanlar

“Şu ana kadar, bulunduğunuz kasaba/mahallede yaşayan her 10 kişiden 9’u vergisini ödedi.”

Ufacık bir değişiklik yapılmıştır. Sadece bir cümle eklenir. Fakat fark yaratır. Cümlenin eklendiği mektubu alan vatandaşlar arasında vergisi ödeyenlerin sayısı artar. Vergisini ödeyenlerin oranı yüzde 35.8‘den yüzde 37.8’e yükselir. Vergi tahsilatında yüzde 2 değişim ilk bakışta küçük gibi durabilir. Peki milyarlarca pound gecikmiş verginin yüzde 2’si sizce az mı? Gecikmiş her 1 milyar vergi borcuna karşılık 20 milyon pound fazladan tahsilat. Hem de sadece bir cümle farkla!!!

Bir cümlenin başarısı büyük olunca ekip deneylerin sayısını artırmaya karar verir. Acaba daha da etkili mektuplar yazmak mümkün mü?

Sonraki Deneyler

Başka bir deneyde kontrol grubuna ve ilk deneydeki müdahale grubuna ek olarak dört yeni müdahale eklenir. List vd. (2017) deneyi kapsamında oluşturulan 6 farklı mektubun her biri; İngiltere, Galler ve Kuzey İrlanda’da yaşayan 17.000 civarında farklı vatandaşa yollanır.

  • Kontrol Grubu: Nötr duyguların olduğu mektup
  • Temel Deney Grubu : “Şu ana kadar, bulunduğunuz kasaba/mahallede yaşayan her 10 kişiden 9’u vergisini ödedi.” cümlesi eklenen mektup
  • Ülke normu Grubu : “Şu ana kadar, İngiltere’deki her 10 kişiden 9’u vergisini zamanında ödedi.” cümlesi eklenen mektup
  • Azınlık normu Grubu : “Şu ana kadar, İngiltere’deki her 10 kişiden 9’u vergisini zamanında ödedi. Siz halihazırda vergisini halen ödememiş küçük bir azınlık içine dahilsiniz.” cümlesi eklenen mektup.
  • Kazanımla Çerçevelenmiş Kamu Malı Grubu : “Vergi ödemeleri hepimizin SGK, okul, yol gibi temel kamu hizmetlerinden faydalanmamızı sağlar.” cümlesi eklenen mektup.
  • Kayıpla Çerçevelenmiş Kamu Malı Grubu : “Vergiler ödememe hepimizin SGK, okul, yol gibi temel kamu hizmetlerini kaybetmemize neden olur.” cümlesi eklenen mektup.

Sonuç yine başarılıdır. Her yeni mektup kontrol grubunda yer alan yani eski/tek düze mektuptan daha yüksek tahsilat yapılmasını sağlamış. Araştırmaya göre müdahale grupları içinde tahsilat oranında en yüksek değişim ise Azınlık normu’nda oldu.

Kendini vergisini halen ödememiş insanların arasında gören insanlar, gecikmiş vergilerini ödemede daha istekli davranmışlar. 17.000 kişiye yollanan mektup, HMRC’nin 1.9 milyon pound fazladan vergi toplamasını sağlamış. Peki vergisini geç ödeyen 102.000 kişiye; basit nötr mektup yerine, en yükse değişimi sağlayan sadece azınlık normunu içeren mektup yollansa idi ne olurdu?

HMRC’ye göre yaklaşık 11 milyon pound daha fazla gelir elde edilecektir.

Sonuç

Davranışsal devrim hayatın her alanında kendini gösteriyor. Çalışmaların sayısı git gide artıyor. Vergilerin yanı sıra bireysel emeklilik, okula devamlılık, obezite ile mücadele ya da organ bağışı gibi konularda da davranışsal araçların kullanıldığı kamu politikaları devreye alınmakta.  Bu devrimde yer almak isteyen genç ekonomistler deneysel metot, mikro ekonometri gibi konularda kendilerini geliştirerek kamu ya da özel kendilerine yeni iş imkanları açabileceklerinin farkında olmalılar.

Zaman ayırıp okuduğunuz için teşekkür ederim.

Kaynakça

Hallsworth, M., List, J. A., Metcalfe, R. D., & Vlaev, I. (2017). The behavioralist as tax collector: Using natural field experiments to enhance tax compliance. Journal of public economics148, 14-31.

Ekler

Deneysel ekonomi ile ilgilenenler için yapılan çalışmanın deneysel bileşenleri aşağıdaki gibi oluyor. Bir deneyin temel elemanları ve çıktıları bu şekilde ortaya konulabiliyor.

Konsept Nedir? Deneyde
Kontrol Grubu Uygulama yapılan grubun karşılaştırıldığı dayanak grup HMRC’nin değiştirilmemiş mektubunu alanlar
Uygulama grubu veya grupları Bu grupta veya gruplarda yer alanalr ana gruptan farklı bir şekilde uygulama alırlar. Randomize Kontrollü denemelerde ise bir veya birden fazla muamele grubu bulunur. HMRC’nin deneyi içinde temel mektubun değiştirilmiş her hali bir muamele anlamına gelir.
Bağımsız değişken Ölçmek istediğiniz şeyi etkileyen değişken Her ankette değişen içerik.
Bağımlı değişken ilgilendiğiniz şeyin çıktı veya çıktıları mektubu alanların vergilerini zamanında ödeyip ödemediği. İsterseniz ödediyse ne kadarını ödediğini gösteren miktar.
Uygulamaların ortalama etkisi Uygulamaya tabi olan popülasyon üzerinde uygulamanın ortalama etkisi. Kontrol grubu ortalaması ile farkı. Uygulamanın ortalama etkisi = uygulama grubunun vergi ödeme oranları – kontrol grubunun vergi ödeme oranı. %35.1-%33.6 = %1.5 . Eklenen cümler ödenen vergi oranını yüzde 1.5 arttırdı.

 

 

Yazar sefaerkus

Kişisel bloguma hoş geldiniz. Ben Sefa ERKUŞ. Karabük Üniversitesinde İİBF İktisat Bölümü İktisat Politikası Ana Bilim Dalı'nda araştırma görevlisiyim. Ankara Üniversitesi S.B.E. İktisat ABD'de de İktisat Doktora öğrenciyisim. Yüksek lisans tezimde "Demokrasi, Ekonomik Özgürlük ve Ekonomik Büyüme" konusunu araştırdım. Doktorada da "Cinsiyete Bağlı Gelir farkının Nedenleri Üzerine Deneysel Çalışmalarıma devam etmekteyim. Sitede bulunan ders materyallerini isim vererek kullanabilirsiniz. İyi okumalar dilerim.

Subscribe
Bildir
guest

1 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments
Utku

Harika içerik, su gibi okuttu ?